Pandemiyle birlikte hayatımızın neredeyse tamamen değişmesiyle birlikte açık hava reklamcılığın da rolü değişti. Dış mekanlar artık markalar için uygun maliyetli bir seçenek ve planlamaya muhakkak dahil edilmesi gereken kanallardan birisi.
Digiboard’un Opet benzin istasyonlarından en yoğun 100 istasyondaki marketlere yaptığı kurulum; birçok sektör için dikkat çekici, ilginç ve ucuz bir mecradır. Sağlık kurumlarındaki ekranlar ise büyük kitlelerin ilgi ve beğenisini kazanmakta olup sağlık dışındaki sektörlere de hitap etmektedir. Yaz döneminin en yoğun havalimanlarından Bodrum Havalimanı’ndaki dev ekranlar ise tüm markalar için en prestijli ve güvenilir mecradır.
Şimdi yeniden doğmuş bir kanal olarak pazarlama karmasına geri gelmişken, dış mekanın en iyi nasıl kullanılacağına yeniden bakmanın tam zamanıdır.
Ev dışı alanlar, dijital satın alma davranışını doğrudan etkileyen daha geniş bir farkındalık kanalıdır. Bazı tahminlere göre, ev dışında bir marka için düşünmeyi 2,4 kat artırıyor; diğer bir deyişle, insanların gördükleri bir markayı kısa listeye alma olasılıkları iki katından fazladır. Bu rakam TV ile birlikte kullanıldığında 5,7’ye çıkıyor.
Açık hava reklamcılığının yaratıcı kullanımı gelişmektedir. Altı kelimenin maksimum olduğu düşünüldüğünde, bir kelime yeterli olabilir. Anımsatıcı veya kışkırtıcı fotoğrafçılıkla birlikte kullanıldığında, erken aşamadaki markalar statülerini ve itibarlarını yükseltebilir. Sosyal medya, gerçek ve sahte arasındaki farkı söylemeyi zorlaştırıyor, ancak ekranlar, güven ve güvenilirlik oluşturan gerçek dünyadaki bir varlıktır.
